Geri dön

Araç Trafik Sözlüğü 3

Jikle mekanizması: Benzinli motorlarda, motorun soğukken ilk çalıştırılması sırasında kullanılır. Karbüratörlü eski tip motorlarda rastlanan bu sistem, mekanik yani elle kumanda edilen ya da elektronik yani kendiliğinden devreye giren şekillerde bulunabilir. Prensipte jikle, karbüratörün hava kelebeğini kapatmak veya iyice kısmak suretiyle karışıma giren hava miktarını azaltırken, yakıtın akışını hızlandırıp zengin karışım elde edilmesini sağlar. Jikle, motor ısındığında elle veya elektronik olarak devre dişi bırakılarak, benzin harcamasının artama sinin ve aracın aşırı zengin karışım nedeniyle boğulmasının önüne geçilir.

Kam mili: Bir dişli veya zincir yardımıyla krank milinden hareket alır.

Kama dişi: Bir mil üzerine ya da delik içine yarık veya kanal şeklinde çevre üzerine açılmış dişlerdir. Kavrama milinin kamalı mili ve üzerine geçen ortası kamalı balata lı disk örnek olarak gösterilebilir. Bunların her ikisi birlikte döner.

Kapış pompası: Karbüratör de kapış devresinin gaz kelebeğine bağlanmış bir parçasıdır. Gaz kelebeğine ani olarak basıldığı zaman karışımı kısa bir an için zenginleştirir.

Karoseri: Aracın saçtan yapılmış kısmıdır. Bu kısımda pencereler, kapılar, koltuklar, yolcu ve motoru koruyan kısım bulunur.

Karbondioksit: Yakıtın yanması sonucu meydana gelen gazdır.

Karbonmonoksit: Çalışan bir benzin motorundan çıkan zehirli bir gazdır.

Karbüratör: Yakıt sisteminde hava ile benzini, motorun ihtiyacına göre muhtelif oranlarda karıştıran ve benzini atomize eden bir düzendir.

Kardan mili: Güç aktarma organlarında hareketi vites kutusundan, diferansiyele ileten bir mildir.

Kare üzeri motor: Silindir çapı, strokundan büyük olan motorlara verilen addır.

Karter havalandırma sistemi: Motor çalışırken havanın karter de devretmesini sağlayan sistemdir.

Karter: Motorun alt tarafına bağlanan ve genellikle çelik saçtan yapılmış bir parçadır. Krank muhafazasının altını kapatır ve yağa depoluk eder.

Katık: Benzin veya yağın özelliklerini geliştirmek için katılan maddeler denir.

Kavrama: Araçta, motor krank mili ile güç aktarma organlarını birleştiren ve ayıran bir düzendir.

Kayıcı mafsal: Güç aktarma organlarında uzunluğu değişebilen bir birleştiricidir. Kardan milinin etkili uzunluğunu değiştirebilir.

Kaynak: Metal parçalarını ısı ile eritip birleştirme metodudur.

Kazıyarak kaynamak: Hareketi parçaların birinden kopan malzemenin, diğeri üzerine yapışarak, ince kanallı veya pürüzlü yüzey şeklinde bir tür kaynamasıdır.

Kazıyıcı: Motor tamirinde motor bloku, silindir kapağı, piston ve diğer motor parçaları üzerinden karbon veya diğer artıkların kazınmasına yarayan alettir.

Keski: Kesici ağzına özel şekil verilmiş bir kesici alettir. Çekiçle beraber kullanılacak şekilde yapılmıştır.

Kevlar: Daha çok yarış otomobillerinde kullanılan, hafif ancak dayanıklı olan elyaf içerikli bir maddedir. Ayni zamanda soğuk havalarda motosiklet yarışçılarının soğuktan korunmaları için üretilen giysilerde de kullanılır.

Kılavuz: Deliklere diş açmak için kullanılan özel kesici alettir.

Kilitleme somunu: Gevşemeyi önlemek için kullanılan özel kesici bir alettir.

Kompratör: İbreli bir ölçü aletidir. Parça ölçülerindeki değişikliği, millerin salgı ve eksenel gezintilerini ölçer.

Kompresyon kaçağı: Yanma odasında sıkışan hava - yakıt karışımının veya yanmış gazların, segmanların arasından kartere sızmasıdır. Değişikliği, millerin salgı ve eksenel gezintilerini ölçer.

Kompresyon ölçme aleti: Motorun marşla döndürülmesi sırasında, silindir deki basıncı ölçen alettir.

Kompresyon segmanları: Pistonun üst tarafındaki segman lar dır. Silindir deki kompresyonu tutacak ve kaçakları önleyecek şekilde yapılmıştır.

Koniklik: Çapın bir uçtan diğer uca doğru büyümesidir (Silindir konikliği veya bir milin konikliği gibi).

Koruyucu kılavuz: Tüp şeklinde bir borudur. Biyelin sökülmesi sırasında biyel cıvatalarına takılarak, krank muylusunu çizilip bozulmaktan korur.

Koyu: Kalın, akmaya karşı direnci fazla.

Kontrol paneli: Konsol olarak da adlandırılan, aracın iç kısmında tüm göstergelerin ve düğmelerin topluca bulunduğu bölümdür.

Krank: Doğrusal hareketi, dairesel harekete çeviren bir makine parçasıdır.

Krank mili: Biyellerin bağlanması için kollu yapılarak, biyellerin doğrusal hareketini dairesel harekete çeviren bir mildir.

Krank muhafazası (Üst karter): Krank milinin içinde döndüğü, motorun alt kısmıdır. Üst tarafında silindir blokunun alt tarafı, altında ise karter vardır.

Kurşun tetra-etil: Benzinin oktan sayısını yükseltmek veya vuruntuya dayanıklılığını artırmak için benzine katılan kimyevi maddedir.

Kuru sürtünme: İki katı çisimin arasındaki sürtünmedir.

Külbütör manivelası: I tipi motorlarda itici çubuktan aldığı kam hareketinin yönünü değiştirerek, supaba ileten maniveladır.

Küre başlı çekiç: Başının bir tarafı küre şeklinde olan çekiçtir.

Katalitik Konvertor(Katalizör): Mtordan çıkan zararlı maddeleri zararsız maddelere dönüştürmek için araçlara takılır. Seramikten yapılan ve gözenekleri katalitik etki sağlayan maddelerle (katalizör) kaplı katalitik dönüştürücünün içinden geçen egzoz gazları reaksiyona girerek zararsız maddelere dönüşür. Dönüştürücüye NOx (Azot Oksit), CO (Karbon monoksit) ve HC (Hidrokarbonlar) olarak giren maddeler reaksiyon sonucunda canlılara zararsız N2 (Azot), CO2 (Karbon dioksit) ve H2O (su) olarak egzozdan dışarı verilir. Dizellerde ayrıca is parçacıklarını yakalamak için ek bir sistem ve EGR denilen (Exhaust Gas Recirculation) egzoz gazı devir daimi sistemi bulunur.

Bazen performans arttırmak için katalitik dönüştürücünün iptali gündeme gelmektedir. Bu işlem araca ek güç sağlasa da çevreyi kirletmesine neden olduğu için kaçınılması gereken bir durumdur. Aracın egzozundan zararlı gazlar çıktığında bundan yine en çok kendimiz ve yakınlarımız zarar görür. Son olarak, katalizör ile katalizatör arasındaki dikkat edilmesi gereken farklılık; katalizör, katalitik etki sağlayan madde demektir, katalizatör ise katalitik etki sağlayan cihaz. Katalitik konvertör yerine katalitik dönüştürücü de denilebilir. Böylece herkes anlayabilir.

L tipi motor: Supabları silindir bloğunda bulunan bir motor tipidir.

Lastik: Otomobil tekerleği şeklinde yapılmış dış ve boru şeklinde yapılmış iç lastikten oluşur. Otomobilin gidişini ve yaylanmasını sağlar.

Layner: Bakır, çelik veya benzeri madenden yapılmış ince madeni levhadır. Yatak keplerinde, yatak boşluklarını artırmak için kullanılabilir.

Lamine ön cam: İçinde plastik özlü lamine tabaka bulunan ve kırılma anında parçalarının dağılarak yolcu bölümüne geçmesini önleyen cam türüdür. Bu tip camlar, ayni zamanda aracın iç kısmini sıcaktan, sürücünün gözlerini ise günesin kuvvetli ısınlarından karamak amacıyla renkli bir tabakaya da sahiptirler.

Lehimleme: Metal parçalarını lehim, temizleyici ve ısı ile birleştirme işlemidir.

Lepleme: Supabları yuvasında ileri geri çevirerek alıştırma metodudur. Bu metodu fabrikalar son zamanlarda tavsiye etmiyorlar.

Lokma anahtar: İki ağızlı anahtarın aksine, cıvata ve somunun başını bütün köşelerinden tamamen kavrayan bir anahtardır.

LPG: Likit, sıvılaştırılmış petrol gazının kısaltmasıdır.

Madeni vuruntu: Motor silindirlerinde detonasyon nedeniyle oluşan madeni vuruntudur.

Malafa: Parçaları aynı eksende tutmaya ve tornada işlemeye yarayan belirli ölçülerle yapılmış bir mildir.

Mantar tipi supab: Otomobil motorlarında yaygın olarak kullanılan, mantar biçiminde supabtır.

Marş motoru: Motoru ilk harekete geçirebilmek için döndüren bir elektrik motorudur.

Matkap: Silindirik bir parçadır. Üzerinde helisel kanallarla, malzeme üzerinden malzemeyi kesecek bir kesici ucu vardır. Delgi işlerinde kullanılır. Matkabı çeviren cihaza da elbreyizi, elektrikli elbreyizi veya matkap tezgahı denir.

Manuel Şanzuman: Vites değiştirme işlemlerinin tamamen sürücünün kontrolü altında olduğu şanzuman sistemidir. Tekerleklere iletilecek motor gücünün miktarlarını daha iyi ayarlamak, yakıt tasarrufu sağlamak, aracin performansını daha iyi kontrol etmek açısından avantajlı olduğu yönleri bulunur. Son zamanlarda üretilen otomatik şanzımanlara, tıpkı manuel şanzıman gibi sürücünün kontrol edebildiği, ancak debriyajın kullanılmadığı seçenekler de eklenmektedir.

Motor yağı: Motor içindeki parçaların sürtünmelerini azaltarak, bu parçaların ömrünü uzatan veya motor içinde sürtünmeden doğan sıcaklığın artmasını engelleyen petrol bazlı sıvıdır. Sıcaklıkla birlikte özelliğini yitirmeye başlayan motor yağı, motor parçaları üzerindeki koruyuculuğunu kaybedeceğinden, parçaların da ömrünü kısaltabilmekte, motorun hararetinin artmasına neden olabilmektedir. Sentetik olarak üretilmiş çeşitleri de bulunmaktadır..

Mekanik verim: Motor fren beygir gücünün iç güce oranıdır.

Mekanizma düzen: Bir sistemi meydana getirmek için birbirleriyle ilgili parçaların meydana getirdiği, çalışan nesnedir.

Mengene: Üzerinde çalışan parçayı bağlamaya yarayan alettir.

Merkez pompası: Hidrolik yağı doldurulmuş silindirdir.

Metal kaplama: Hazırlanmış bir madeni yüzey üzerine eritilmiş metal püskürtme işlemidir.

Metalin yorulması: Tekrarlanan etki sonucu meydana gelen bir metal arızasıdır ve sonunda metalin çatlamasına neden olur.

Mikrometre: Parçaların kalınlığını, dış ve iç çaplarını hassas olarak ölçen bir ölçü aletidir.

Motor: Yakıtı yakarak güç elde eden makinadır. Güç kaynağı da denir.

Motor ayarı: Çeşitli motor kısımlarını kontrol ve ayar ederek motoru en iyi şekilde çalışacak duruma getirme işlemidir.

NASCAR: Açılımı, National Association of Stock Car Auto Racing'dir. Amerika'da büyük ilgiyle izlenen ve güçleri 800 - 850 beygir arasında değişen motorlarla donatılmış araçların özel pistlerde kullanılmasıyla yapılan yarışları düzenler. ilk baslarda bu yarışlara katılan araçlar, hurda otomobillerin motorlarının güçlendirilmesiyle ortaya çıkarılıyordu. şimdilerde ise bu araçlarda kullanılan karoseriler, fabrikalar tarafından özel olarak geliştirilip, imal ediliyor. Motorlar ise, özel olarak geliştiriliyor.

Normal benzin: Daha düşük oktanlı, ancak daha fazla kursun içeren benzin türüdür. Genellikle karbüratörlü araçlarda kullanılmakta.

Oktan: Motor yakıtının vuruntu ya dayanma yeteneğinin ölçüsüdür.

Otto çevrimi: Bulucusu Dr. Nikolaus Otto'nun adına mal edilerek emme, sıkıştırma, güç ve egzoz zamanlarından meydana gelen ve benzin motorlarında kullanılan çevrime verilen isimdir.

Oval taşlanmış: Oval şeklindeki pistonu tanımlar. Bu şekilde taşlama piston ısındığında, genleşmesine imkan verir. Piston ısındığı zaman, silindirik şekil aldığı kabul edilir.